Dünya Uygur Kongresi Genel Başkan Yardımcısı Seyit Tümtürk, Alanya Alperen Ocakları davetlisi olarak Alanya'ya geldi. Alanya Alperen Ocakları Başkanı Vedat Uygur tarafından dün Türk Ocakları'nda organize edilen kahvaltı programına katılan Tümtürk, daha sonra basının sorularını yanıtladı. 1 Ocak 2015 tarihi itibariyle Doğu Türkistan'da Çin yönetiminin bütün ibadetleri, İslami sembolleri anayasal suç olarak ilan ettiğini söyleyen Tümtürk, "Daha önce zaten engellenen ibadet özgürlüğü, dini özgürlükler 1 Ocak 2015 itibariyle anayasal suç olarak anayasa kapsamına alındı. Bu olayla ilgili ciddi endişe duyuyoruz. Doğu Türkistan'daki Müslüman Türklerin nasıl bir psikolojik durumla, nasıl bir baskıyla karşı karşıya olduğunu düşünmek bile istemiyoruz. Maalesef biz Çin'in 21. yüzyılda demokratik adımlar atmasını beklerken demokrasi üzerinde kısıtlayıcı karar alındı. Bunun son hamlesi olarak ta 1 Ocak 2015 tarihi itibariyle Doğu Türkistan'daki Müslümanların ibadetlerinin anayasal olarak yasaklandığı ve bunun çok katı kurallarla uygulanacağı bilgisini aldık" dedi.
"İSLAM DÜNYASI SESSİZ KALDI"
Tümtürk sözlerini şöyle sürdürdü: "1949 yılında işgal edilen Doğu Türkistan 65 yıldır bu yasaklarla mücadele ediyordu. Ramazan'da orucun yasaklandığı tek İslam beldesidir Doğu Türkistan. Bugün namaz kılmak yasak, başörtüsü yasak, sakal yasak bütün dini ibadetler yasak. Bu yasağa karşı maalesef İslam dünyası sessiz kaldı."
"ÇİN CESARETLENDİ"
Olup bitenin tek sorumlusunun Çin yönetimi olmadığına değinen Tümtürk, "Müslümanların buradaki hak ve hukukunu korumakla görevli olan İslam İşbirliği Örgütü'nün suskunluğu ve Müslümanların, İslam Dünyası'nın sesliliğinin Çin'i cesaretlendirdiğini söyleyebiliriz. Bugün Çin hayâsızca dünyayı hiçe sayarak bu uygulamaları gerçekleştiriyorsa İslam Dünyası'nın, insanların suskunluğundan cesaret alarak gerçekleştiriyor. O bölgelerin gerek Doğu Türkistanlılar gerekse diğer komşu ülkeler için bir huzur iklimine kavuşması için her zaman barış elimizi uzattık. Çin yönetimi bizim iyi niyet girişimlerimize her geçen gün farklı zulüm politikalarını icra ederek yanıt verdi. Uzanan barış elimize sıkılmış yumruklarla karşılık bulduk. Doğu Türkistanlılar İslam’ın en barışçıl yönünü temsil etmiştir. Ama Doğu Türkistanlılara normal İslamı yaşama hakkı vermeyerek, zorla onların inançlarını elinden alarak onları radikalize eden ve teröre teşvik eden Çin yönetimidir. Biz buradan Çin'e bu yanlıştan vazgeçmesini ve orada barışın tesisi için Doğu Türkistanlılarla uzlaşmasını ve bunun olumlu yansımalarının bölgeye etkilerinin olmasını diliyoruz" diye konuştu.