Uzun yıllar yurt dışında yaşadıktan sonra Antalya’nın Gazipaşa ilçesi Yakacık Mahallesi'ne yerleşen Yaşar Dağtekin, buradan arazi alıp hobi amaçlı tropikal meyve üretimine başladı. İlk başlarda muz ve avokado ağırlıklı üretim yapan Dağtekin, daha sonra çeşitliliği arttırdı. Bahçesinde yaklaşık 15 çeşit tropikal meyve bulunan Dağtekin, üretim fazlası ürünleri ise satıyor.
Tropikal meyveleri henüz tüketici tanımadığı için satmakta zorlandığını belirten Dağtekin, yaşadığı bölgenin Türkiye’nin en güzel bölgelerinden biri olduğunu vurgulayarak, “Bu iklimsel şartlar Türkiye’nin Avrupa'nın tropik meyve ambarı olmasını sağlayabilir. Avrupa'ya buradan tropik meyve ihracatı yapmanın imkanı büyük” dedi.
Bahçesindeki ağaçları tanıtan Dağtekin, “Burada gördüğünüz ilk diktiğim yıldız meyvesi var. Karamola diyorlar öteki ismine. Kestiğin zaman ortasından yıldız şeklinde görülüyor. Pastacılıkta kullanılıyor. Öteki özelliği, vücudun üretemediği bir aminoasit üretiyor ve sinir sistemini çok rahatlatıyor. Yöremizde bilinen meyvelerden birisi de papaya meyvesi. Şu anda bu bir yıllık bile olmadı ve üzerinde güzel yeşil papayalar var. Sararmaya başlayınca satışa veriyoruz. Bu gördüğünüz guave meyvesi. Bu henüz yeşil, olgunlaşınca çok güzel bir aroması var. Meyve suyu sektöründe kullanılıyor. Burada lime denen bir limon çeşidi var. Bu da kokteyl yapımında kullanılıyor, değerli bir limon türü. Bu feijoa meyvesi, bu iyot içeriyor ve sıhhat için çok ideal bir ağaç. Bu kahve ağacı, iki senelik bir ağaç. İnşallah önümüzdeki baharda yeşil olanlar kızarıp kahve kirazı denen duruma gelecek. işleme sokup bunları çiğ kahve elde ediyoruz. Bu çilek guavası tadı mayhoştur. Burada gördüğünüz gibi avokadolarım var. 15 ila 18 yaşlarında” dedi.
Bahçesinde en çok kahve ağaçlarını sevdiğini belirten Dağtekin, kahvenin bahar aylarında hasat edildiğini söyledi. Geçen yıl bahçesinden 20 kilo kadar kahve hasat ettiğini belirten Dağtekin, “Elde ettiğimiz çiğ kahveleri Türkiye'de meşhur bir Türk kahvesi firmasının sahibi beyefendiye verdim. Götürüp kendi laboratuvarında kavurup denediler. Kalitesinin ve içiminin çok güzel olduğunu söyledi. Benim en büyük arzum Türk kahvesini Türkiye'de yetiştirmek. Bildiğiniz gibi bütün Türk kahveleri Güney Amerika'dan ve Brezilya'dan geliyor. Yurdumuzda bir üretim yok ama bizim topraklarımızda, bizim mineraller ve besleyici maddelerimizle burada yetişen kahvenin kendine öz bir aroması ve kalitesi olacağını düşünüyorum. Bu yüzden gerçek Türk kahvesini Türkiye'de yetişen çekirdek kahveden elde etmek ve bunun tadına bakmak en büyük hedefim. Bunun için bu çekirdeklerden fide elde etmeye çalışıyorum. 100-150 kadar fidem oluştu. Kahveci arkadaşımla birlikte bu fideleri 4-5 dönümlük bir bahçeye ekip üretimi arttırmayı düşünüyorum. İnşallah önümüzdeki sezonda bu fideleri baharda dikip devam edeceğiz” diye konuştu.