Sarıca, “İslam'ın Müslümanlardan devlet ve düzen bazında taleplerini sadece başörtüsünden, namazlı Cumhurbaşkanından, ibadet özgürlüğünden, akşama kadar günahın, isyanın olduğu tvlerde 1 saatlik dini programlar olmasından ibaret zanneden müslümanlar elbette en büyük düşman olarak zamanında bu haklardan müslümanları mahrum eden Chp'yi görecektir. Dolayısıyla kendisini de AKP'de konumlandıracaktır. İşin temelinde sakat bir İslam anlayışı yatıyor. Hal böyle oluncada müslümanlar zillet üstüne zillet yaşıyorlar. Bu islam anlayışı değişene kadar bu zillet devam edecektir. Bu tür bir islam anlayışının Fetullah Gülen'in İslam anlayışından pekte bir farkı yoktur. Böyle bir islam anlayışına sahip müslümanların sonu aynı Fetullah gibi olacaktır. Kaçınılmaz son. Dünya'da da, ahirette de rezillik ve zilleti yaşayacaklardır. Peki olması gereken nedir? İslam'ın devlet ve düzen bazında talepleri nelerdir? Müslümanlar İslam'ın bu taleplerini yerine getirmek için ne yapmalıdır? İslam'ın devlet ve düzen bazında taleplerini bu kısa yazıya sığdıramayız elbet ama ana hatlarıyla birkaçını zikredelim: Öncelikle İslam hak ile batılın eşit şartlarda varlık alanı bulacağı bir düzeni asla kabül etmez ve mümkün görmez” dedi.
‘ELENECEK VE ZİLLETİ YAŞAYACAKLAR’
Konuşmasına devam eden Sarıca şunları söyledi: “İslam'a göre ya hak hakimdir yada batıl. Çünkü hak gelince batıl yok olur. İslam devletten ve devleti yönetenlerden Müslümanların birliğini sağlamayı talep eder. Yani İslam Birliği'nin ticaretten, siyasetten askeri alanlara kadar kurulmasını talep eder. Eğer sizin yaşadığınız ülkede Hristiyan Birliği için bir bakanlık, bir çalışma varsa o ülkede İslam mahkum konumdadır. Şunuda belirtelim ki; eğer birgün bize iktidar nasip olurda, elde ettiğimiz makam ve mevkileri bu amacın dışında kullanırsak işte o zaman belalardan bela seçeriz. En büyük ihaneti yapmış oluruz. Elhamdulillah ki, içimizden bu tür ihaneti işleyenlerin çoğu ayrılmış ve birçoğu da belalarını bulmuşlardır. Bu ayrılanlar hangi makama ulaşırlarsa ulaşsınlar eninde sonunda rezil ve rüsvay olurlar. İçimizde kalanlar ise eninde sonunda imtihandan geçirilip, elenecek ve zilleti yaşayacaklardır.”