İstanbul’da 70 yıldır yaptığı çiçekçiliği bırakıp Antalya’ya gelen 88 yaşındaki Mehmet Özçelik, ormandan topladığı çam kozalaklarını adeta sanat eserine çeviriyor. Kozalaklardan kapı süsleri, çerçeve, saksı ve çelenkler yapan Mehmet dede, emekli maaşına ek gelir sağlayarak ailesini geçindiriyor.
İstanbul’da 70 sene boyunca çiçekçilikle uğraşan 3 çocuk babası Mehmet Özçelik, ardından memleketi Akseki ilçesine yerleşti. Televizyonda izlediği kozalak süslemeli ürünlerden oldukça etkilenen Özçelik, yaşadığı ilçenin ormanlarından kozalaklar toplamaya başladı. Özçelik, kozalaklardan süsler yapmaya başarınca bu işi yapmaya karar verdi. Son olarak Antalya’da yaşayan oğlunun yanına gelen Özçelik, kozalakları da yanında getirip, kapı süsleri, çerçeve, saksı ve çelenkler yaptı, ardından bunları kent merkezinde satmaya başladı. Emekli maaşına ek gelir sağlayarak ailesini geçindiren Mehmet dedenin yaptığı ürünleri görenler ise şaşkınlığını gizleyemiyor.
“Yaptığın işi sevmezsen başarılı olamazsın”
Pandemi nedeniyle satışında azalma olduğunu ifade eden Özçelik, yaptığı el işi göz nuru süslemeleriyle ilgili, “Kapı süsleri, çerçeveler, saksılar ve çelenk tarzında ürünler yapıyorum. Hepsini kendim boyuyorum, işliyorum ve şekil veriyorum. Birbirine silikonla yapıştırarak aranjmanlar oluşturuyorum. Kolay değil çok uğraşıyorum, uğraşmadan iş olmaz. Uğraşacaksın ki bir şey meydana gelsin. Sanatı ve sanatımı seviyorum. Çok hoşuma gidiyor, sürekli bunlarla uğraşıyorum beni çok rahatlatıyor. Elimdekini sattığım zaman hemen odama çekilip bir şeyler daha yapmaya çalışıyorum. Yaptığım işi seviyorum eğer bir işi sevmezsen onda başarılı olamazsın. Hepsini kendim boyadım, hepsini çöple boyuyorum, çubuk yardımıyla desen veriyorum.” dedi.
“Evet, yaşlıyım ama Allah’a şükür atılganım”
Özçelik, BAĞ-KUR emeklisi olduğunu ve kozalaktan yaptığı ürünlerle maaşına katkıda bulunduğunu belirterek, “Allah devletimize zeval vermesin Bağ-Kur dan emekliyim, bu da ona ilave oluyor. İnsanlar değiştikçe bu çiçek ürünlerine olan rağbet de değişiyor. Canım sıkıldıkça buraya gelip neredeyse bütün günümü bu odada geçiriyorum. Evet, yaşlıyım ama Allah’a çok şükür atılganım” diye konuştu.
“Onun yarısı bile etmeyiz”
Özçelik’in oğlu Uğur Mustafa Özçelik de, ‘çok çalışkan, onun yarısı bile etmeyiz’ diyerek bahsettiği babasının halen yaşam aşkıyla hayatını sürdürmesinin kendisini çok mutlu olduğunu dile getirerek, “Onun mutluluğunu, gözündeki ışığı da görünce biz de mutlu oluyoruz. Ben aslında bunları gidip satmasını istemiyorum ama onun bu aktifliğini görmek onun hala böyle çalışmasını görmek çok hoşumuza gidiyor. Bir sürü şey görüyoruz haberlerde. Gencecik insanların neler yaparak dilendiğini, dolandırıcılık yaptığını görüyoruz. Babamız böyle kendine bir ekmek sağlayabiliyorsa, demek ki herkes her şeyi yapabilir. Önemli olan istemek” ifadelerini kullandı.