Bebeklerde rastlanan gözyaşı kanal tıkanıklığı durumlarında endişe edilmesine gerek olmadığını belirten Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Emrullah Beyazyıldız, "Çünkü tedavisi oldukça basittir ve bir yaşına kadar yüzde 95 oranında kanalların açılması mümkündür. Bu sürecinde iyi yönetilmesi gerekmektedir" dedi.
Büyük Anadolu Merkez Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Emrullah Beyazyıldız, annelerin bebeklerinde sıkça rastladıkları ve endişe duydukları göz yaşarması hakkında önemli bilgiler vererek, nedenlerini ve tedavi yöntemleri konusunda sıkça sorulan sorulara yanıt verdi.
Önemli bilgiler paylaştı
Doç. Dr. Emrullah Beyazyıldız, "Göz yaşının çok büyük bir kısmı üst kapakların dış kısmında yer alan lakrimal bez ile oluşturulur. Gözyaşı ince kanallar yardımıyla göze ulaştırılır ve üst/alt kapakların iç kısmından punktum dediğimiz kanallar yardımıyla da buruna ulaşır. Duygusal durumlarda gözyaşı bezi aşırı uyarılır ve çok fazla gözyaşı üretildiği için bu kanallar dolar ve gözyaşı kapaklardan aşağı doğru akar. Yani göz yaşarır. Bir kişi de duygusal birim durum yok fakat kendiliğinden göz yaşarıyorsa çok büyük oranda bunun nedeni normal sayıda üretilen gözyaşının üst/alt kapakların iç kısmındaki punktum ve alt bölgelerdeki kanallarındaki tıkanıklık nedeniyle burna geçememesidir. Bebeklerin yüzde 5’inde bu gözyaşı kanallarında tıkanıklık bulunmaktadır. Doğumdan ortalama bir ay sonra kanallar sıklıkla kendiliğinden açılır. Tıkanıklık olan bebeklerde göz yaşarması gözlenir. Uzun süren bu tıkanıklıklar nedeniyle gözlerde çapaklanma, kızarıklık ve konjonktivit gözlenebilir. Hatta ilerleyen dönemlerde dakriyosistit dediğimiz gözyaşı kesesi iltihabı bile eşlik edebilir" dedi.
Endişe etmeyin
Doç. Dr. Emrullah Beyazyıldız, "Gözyaşı kanal tıkanıklığı durumlarında endişe etmeye gerek yoktur. Çünkü tedavisi oldukça basittir ve bir yaşına kadar yüzde 95 oranında kanalların açılması mümkündür. Bu süreçte en önemli tedavi basamağı gözyaşı kesesi ve alt yollarının olduğu bölgeye hafifçe baskılayarak uygulanan masaj tedavisidir. Masaj tedavisine ek olarak eğer iltihabi durum eşlik ediyorsa mutlaka antibiyotikli damlalar kullanılmalıdır. Bebekler bir yaşına geldiğinde eğer tıkanıklık hala açılmadıysa (nazolakrimal entübasyon) sondalama cerrahi yöntemiyle rahatlıkla tıkanıklık tedavi edilebilmektedir. Nadiren bu tedavilere olgular yanıt vermemektedir. Tedaviye yanıtsız olgularda özel tüpler ile cerrahi tedavi ya da ileri yaşlarda dakriyosistorinostomi operasyonları da uygulanabilmektedir. Bebeklerimizin gözleri yaşarmasın. Hep gülsün hep mutlu olsunlar" diyerek sözlerine son verdi.