Kılcan köyünde yaşayan Şükran Çetin (38) ve Mustafa Çetin (43), ‘Genç Çiftçi Projesi’ kapsamında 2016 yılında aldıkları 30 bin lira hibe desteğiyle çiftçiliğe başladı. Başta 500 metrekarelik alanda başladıkları işlerini, her yıl aldıkları desteklerle genişleten çift, şu an ise 2 bin 700 metrekare alanda üretim yapıyor. Seralarında domates, salatalık, biber, marul ve çeşitli ürünler yetiştiren çift, ürünlerden ise toplamda ortalama 40 ton verim alıyor. Kentteki pazarlarda sattıkları ürünlere ilgi olduğunu belirten Mustafa Çetin, toprakla uğraşmanın huzur verdiğini ve ürünlerine çocukları gibi baktıklarını belitti.
“Toprakla hiçbir alakamız yoktu”
Daha önce muhasebeci olduğunu kaydeden Şükran Çetin, şimdi ise ekmeklerini topraktan çıkarmanın mutluluğunu yaşadığını kaydetti. Çetin, şunları söyledi:
“Toprakla hiçbir alakamız yoktu. Genç çiftçiye hibe desteği olduğunu duyduk, başvurduk. 30 bin lira hibe desteği verildi. Böylece 2016 yılında 500 metrekare alanda ilk işimize başladık. Daha sonra başka desteklerden de yararlandık ve işi genişlettik, ilerlettik. İşimizden memnunuz, toprakla uğraşmak çok güzel.”
“Seralarımız boş kalmıyor”
Ekonomik olarak rahatladıklarını dile getiren Çetin, “Kaliteli ürün yetiştirdikten sonra kazancı güzel. Seralarımız boş kalmıyor. Toprakla uğraşmak çok güzel, tabi ki sevene. Çocuğunuza nasıl bakıyorsanız bitkinize öyle bakıyorsunuz. O da size karşılığını veriyor” şeklinde konuştu.
Aldıkları destekle hayatlarının değiştiğini kaydeden İsmail Çetin, “Eşimin vasıtasıyla seracılık işine girdik. İşe başlamadan önce bizi Tarım ve Orman Uşak İl Müdürlüğünden eğitime tabi tuttular. Şu anki seraların olduğu alan 2 bin 700 metrekareye yakın. Maddi olarak sıkıntılı günlerimiz oldu ama Allah devletimizden razı olsun. Şu iş bizim için büyük destek oldu” dedi.
“Bitkilerimiz bizim çocuğumuz”
Çetin ürettikleri ürünleri kentteki pazarlarda sattıkları kaydederek, “Salatalıktan yılda 12 ton, domatesten 15 ile 20 ton, biberden ise 7 ton biber satışımız var. Bitkilerimiz bizim çocuğumuz. En mutlu olduğumuz şey, yetiştirdiğimiz bir ürünü birisi alıp da yediği zaman onun yüzündeki gülümseme dünyaya bedel” şeklinde konuştu.