CHP İlçe Başkanı Ali Takavut, rezervasyon patlaması var diye ortalıkta bir takım söylentiler geçtiğini belirterek, "Şunu net şekilde söylüyorum. Rezervasyon patlaması yok. Artık balon sönmüş vaziyette. 2017'ye ilişkin umarım bu söylediklerimiz bizi yanıltır, 2017, 2016'ya göre çok güzel geçer. Ama kişisel olarak kanaatim ve yaptığımız araştırmalarda 2017'nin 2016 yılını aratacağı söyleniyor. Bunlar bizi üzüyor" dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İlçe Teşkilatı Haftalık Olağan Toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan CHP İlçe Başkanı Ali Takavut, "Ağustos ayında kabul edilen bir Varlık Fonu vardı. Şimdi alelacele Varlık Fonu içerisine Ziraat Bankası, PTT, BOTAŞ, Eti Maden, Çaykur, Türkiye Halkbankası gibi buna benzer çeşitli kurum ve kuruluşlar bu Varlık Fonu içerisine dahil edildi. Varlık Fonu gelişmiş, parası olan ülkeler için iyi bir fon. Ülkenin gelişmesi, bazı yatırımların yapılması için kullandırılabilir ancak bizim gibi ülkeler yani cari açığınız had safhaya çıkmış, dış borçlarınız had safhaya çıkmış, zaten her tarafımız borç olan bir yerde siz bu fonun içerisinde neyi toplayacaksınız. Bu fonun amacı burada toplanan paralarla burada toplanan yatırımlarla ilgili tüm varlıklar borçlara ödenecek. Değişik yerlere aktarılacak. Yani ülkenin herhangi bir şekildeki kalkınması için harcanacak bir yer değil. Artık ülkenin bütün kaynakları, değerleri tek tek satıldı ve satılmaya devam ediliyor. Bilmiyorum 2-3 sene sonra satacak neyimiz kalacak? 10-15 sene sonra biz çocuklarımıza ne diyecek? Çocuklarımız bize satılmayan yer nereler diye sorarsa biz onlara ne söyleyeceğiz? Burada bizler bunu dile getirmek zorundayız. Birtakım şeyler hem basından hem de halktan kaçırılıyor, anlatılmıyor. Bunlar böyle dış borcu, cari açığı çok yüksek olan ülkelerde hiçbir işe yaramaz ama birileri için elbette yarar. Birileri burayı çok rahat kullanabilirler" dedi.
'NÜFUS İNCELENMELİ'
Açıklamasına devam eden Takavut, şunları söyledi: "Alanya yapılan 2016'daki son nüfusta 2015'e göre 291 binden 294 bine çıkarak 3 bin nüfus artışı olmuş. Alanya artık geçenlerde de bir yerlerde bunu bahsettim, il olmayı hak etmiş birinci sırada bir ilçe. Nedense bu bir siyasi karar. Siyasiler, şu anda gücü elinde bulunduranlar nedense Alanya'nın il olmasını istemiyorlar. Her seferinde seçim döneminde geliniyor, sözler veriliyor, mavi boncuklar dağıtılıyor. Güzel güzel sözcüklerle gidiliyor ve Alanya'nın il olmasını unutuluyor. Buradan çağrı yapıyorum. 22 ili geride bırakmış bir Alanya var. 22 ili geride bırakmış Alanya'nın il olması için siyasi güç yetkililer derhal Alanya'yı il yapmalı. Alanya artık kabuğuna sığmıyor. Alanya'ya baktığımız aman değişik bir nüfus dağılımı ortaya çıktı. Alanya'nın özellikle batı eski beldelerinde nüfus azaldı. Doğu beldelerinde nüfuslar arttı. Bunun incelenmesi lazım. Niye batı bölgelerinde nüfus azalıyor da doğuda neden artıyor. Bunun muhakkak incelenmesi lazım. Bunun bir nedeni vardır. Beldelerin toplamı 2015'de 146 bin 900 iken, 2016'de 151 bin 600'e çıkmış. Merkez mahallelerin toplamı ise 109 binden 108 bine inmiş. Merkez mahallelerde bile düşüş var. Düşüş merkezde olduğu gibi fevkalade kırsalda da görünüyor. Kırsal mahallelerde 34 bin 700 olan nüfus 34 bine geriye düşmüş. Kırsaldan eski beldelere doğru bir göç var.
'REZERVASYONLARDA AZALMA VAR'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında bir toplantı yapıldı ve orada dağ fare doğurdu. Yani bu 2016'daki kayıpların, turizm sorunlarının çözülmesi için sünnet düğünlerinizi, düğünlerinizi gelin gelin Türkiye'de yapın dendi. Bu kadar basite indirgenmemeli. Yani düğünlerin yapılmasıyla bu açık kapanmaz. Ben size bazı örnekler vereceğim. Son 30 yılda turizm şu anda en kötü dönemini yaşıyor. Sektörün 2015-2016'dan sonra 2017'ye baktığımız, rezervasyonları göz önüne aldığımız zaman müthiş bir şekilde azalma var. Şöyle ki 2015'de Türkiye'ye 36 milyon yabancı turist gelmiş. 2016'da bu sayı 25 milyona düşmüş. Yani baktığımız zaman 10 ayda 11 milyon turisti kaybetmiş durumdayız. Bu ciddi bir rakam. Biz 2017'yi kurtarabilmek için geçmiş döneme oranla turistin girişinde yüzde 40 artış olmalı ki biz 2017'yi kurtarabilelim. Bu gidişle de çok zor. Aşağı yukarı 1300 otelin satıldığını, 30 otelin borçla battığını, sadece Antalya'da 120'si 5 yıldızlı olmak üzere 400 otel şu anda satılmış durumda. Bunlar içler acısı. İşletme kar ederken satılmaz. Eğer turizm iyi gitmiş olsa bunlar el değiştirmez. Satan belli ama kimlerin aldığı çok da belli değil.
'ANTALYA'DA 400 BİN KİŞİ İŞSİZ KALDI'
Bunun yanında en büyük etken bu otellerde çalışan işçiler. Şu anda Antalya bölgesinde 400 bin tane vatandaş işsiz kaldı. 2015'deki dış ticaret açığımız 63 milyar dolar. Turizmin geliri ise 31,5 milyar dolar. Turizmin geliriyle dış ticaret açığının yüzde 50'sini kapatıyoruz. Yarısını kapatabiliyoruz. Turizmcilik bir nevi ihracata benzer. Çünkü para getiriyorsunuz. İhracatın da turizm gelirleri yüzde 22'sini karşılıyor. Burada bazı pembe tablolar çiziliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan bir hedef ortaya koyuyor. Turizm gelirleri için kısa vadede 50 milyar dolar, 2023'de ise 86 milyar dolar olarak hedef gösteriyor. Fakat Başbakan Binali Yıldırım açıklama yapıyor. Yıldırım, 2019 için 27,5 milyar dolar hedef koyuyor ama Erdoğan 50 milyar dolar hedef koyuyor. Bakılınca yüzde 100'lük bir fark var. Biz bunun hangisine inanacağız. Özellikle bu işin içerisinde olan çeşitli dernek ve odalar var. Bunlarla beraber oturup bu düzenlemeyi yapmak lazım. Rakamlar havada uçuşuyor ve vatandaşın, turizmcinin kafasında soru işaretleri oluşuyor. Elbette bir turizmci olarak benim de kafam karışıyor. Hiçbir otelci otelinde yeni yatırımlara girmiyor. Hatta odalarını yenilemesini bile yapamıyor. Çünkü önünü göremiyor. Şu anda rezervasyon patlaması var diye ortalıkta birtakım söylentiler var. Şunu net şekilde söylüyorum. Rezervasyon patlaması yok. Artık balon sönmüş vaziyette. 2017'ye ilişkin umarım bu söylediklerimiz bizi yanıltır, 2017, 2016'ya göre çok güzel geçer. Ama kişisel olarak kanaatim ve yaptığımız araştırmalarda 2017'nin 2016 yılını aratacağı söyleniyor. Bunlar bizi üzüyor. Bir de turizm sektörünün etkilediği çok büyük alanlar var. Bunlar içerisinde 54 tane sektör turizmle ilişkili. 54 sektör turizmin kötü gitmesinden dolayı etkilenerek şu anda zor durumda. Tamamen turizmciler şu anda bankalara borçlanmış durumda. Bankaların da bir düzenlemeye getirmeye çalıştılar ama bunların hayata geçebilmesi için zaman alıyor, bir sürü belgeler istiyorlar ve tabi ki turizmciyi çok yorduğu için bazı turizmciler de bu tür girişimlerden vazgeçiyor. KOSGEB ile ilgili 50 bin TL'lik faizsiz yardım konusu vardı. Bununla ilgili kimin ne aldığını şu an kimse bilmiyor. Ben buradan tüm Alanya'daki turizmcilere, esnafa sabırlar diliyorum. Umarım 2017 bizim, turizmciler için iyi bir yıl geçer." - Mert CANTÜRK
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İlçe Teşkilatı Haftalık Olağan Toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan CHP İlçe Başkanı Ali Takavut, "Ağustos ayında kabul edilen bir Varlık Fonu vardı. Şimdi alelacele Varlık Fonu içerisine Ziraat Bankası, PTT, BOTAŞ, Eti Maden, Çaykur, Türkiye Halkbankası gibi buna benzer çeşitli kurum ve kuruluşlar bu Varlık Fonu içerisine dahil edildi. Varlık Fonu gelişmiş, parası olan ülkeler için iyi bir fon. Ülkenin gelişmesi, bazı yatırımların yapılması için kullandırılabilir ancak bizim gibi ülkeler yani cari açığınız had safhaya çıkmış, dış borçlarınız had safhaya çıkmış, zaten her tarafımız borç olan bir yerde siz bu fonun içerisinde neyi toplayacaksınız. Bu fonun amacı burada toplanan paralarla burada toplanan yatırımlarla ilgili tüm varlıklar borçlara ödenecek. Değişik yerlere aktarılacak. Yani ülkenin herhangi bir şekildeki kalkınması için harcanacak bir yer değil. Artık ülkenin bütün kaynakları, değerleri tek tek satıldı ve satılmaya devam ediliyor. Bilmiyorum 2-3 sene sonra satacak neyimiz kalacak? 10-15 sene sonra biz çocuklarımıza ne diyecek? Çocuklarımız bize satılmayan yer nereler diye sorarsa biz onlara ne söyleyeceğiz? Burada bizler bunu dile getirmek zorundayız. Birtakım şeyler hem basından hem de halktan kaçırılıyor, anlatılmıyor. Bunlar böyle dış borcu, cari açığı çok yüksek olan ülkelerde hiçbir işe yaramaz ama birileri için elbette yarar. Birileri burayı çok rahat kullanabilirler" dedi.
'NÜFUS İNCELENMELİ'
Açıklamasına devam eden Takavut, şunları söyledi: "Alanya yapılan 2016'daki son nüfusta 2015'e göre 291 binden 294 bine çıkarak 3 bin nüfus artışı olmuş. Alanya artık geçenlerde de bir yerlerde bunu bahsettim, il olmayı hak etmiş birinci sırada bir ilçe. Nedense bu bir siyasi karar. Siyasiler, şu anda gücü elinde bulunduranlar nedense Alanya'nın il olmasını istemiyorlar. Her seferinde seçim döneminde geliniyor, sözler veriliyor, mavi boncuklar dağıtılıyor. Güzel güzel sözcüklerle gidiliyor ve Alanya'nın il olmasını unutuluyor. Buradan çağrı yapıyorum. 22 ili geride bırakmış bir Alanya var. 22 ili geride bırakmış Alanya'nın il olması için siyasi güç yetkililer derhal Alanya'yı il yapmalı. Alanya artık kabuğuna sığmıyor. Alanya'ya baktığımız aman değişik bir nüfus dağılımı ortaya çıktı. Alanya'nın özellikle batı eski beldelerinde nüfus azaldı. Doğu beldelerinde nüfuslar arttı. Bunun incelenmesi lazım. Niye batı bölgelerinde nüfus azalıyor da doğuda neden artıyor. Bunun muhakkak incelenmesi lazım. Bunun bir nedeni vardır. Beldelerin toplamı 2015'de 146 bin 900 iken, 2016'de 151 bin 600'e çıkmış. Merkez mahallelerin toplamı ise 109 binden 108 bine inmiş. Merkez mahallelerde bile düşüş var. Düşüş merkezde olduğu gibi fevkalade kırsalda da görünüyor. Kırsal mahallelerde 34 bin 700 olan nüfus 34 bine geriye düşmüş. Kırsaldan eski beldelere doğru bir göç var.
'REZERVASYONLARDA AZALMA VAR'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında bir toplantı yapıldı ve orada dağ fare doğurdu. Yani bu 2016'daki kayıpların, turizm sorunlarının çözülmesi için sünnet düğünlerinizi, düğünlerinizi gelin gelin Türkiye'de yapın dendi. Bu kadar basite indirgenmemeli. Yani düğünlerin yapılmasıyla bu açık kapanmaz. Ben size bazı örnekler vereceğim. Son 30 yılda turizm şu anda en kötü dönemini yaşıyor. Sektörün 2015-2016'dan sonra 2017'ye baktığımız, rezervasyonları göz önüne aldığımız zaman müthiş bir şekilde azalma var. Şöyle ki 2015'de Türkiye'ye 36 milyon yabancı turist gelmiş. 2016'da bu sayı 25 milyona düşmüş. Yani baktığımız zaman 10 ayda 11 milyon turisti kaybetmiş durumdayız. Bu ciddi bir rakam. Biz 2017'yi kurtarabilmek için geçmiş döneme oranla turistin girişinde yüzde 40 artış olmalı ki biz 2017'yi kurtarabilelim. Bu gidişle de çok zor. Aşağı yukarı 1300 otelin satıldığını, 30 otelin borçla battığını, sadece Antalya'da 120'si 5 yıldızlı olmak üzere 400 otel şu anda satılmış durumda. Bunlar içler acısı. İşletme kar ederken satılmaz. Eğer turizm iyi gitmiş olsa bunlar el değiştirmez. Satan belli ama kimlerin aldığı çok da belli değil.
'ANTALYA'DA 400 BİN KİŞİ İŞSİZ KALDI'
Bunun yanında en büyük etken bu otellerde çalışan işçiler. Şu anda Antalya bölgesinde 400 bin tane vatandaş işsiz kaldı. 2015'deki dış ticaret açığımız 63 milyar dolar. Turizmin geliri ise 31,5 milyar dolar. Turizmin geliriyle dış ticaret açığının yüzde 50'sini kapatıyoruz. Yarısını kapatabiliyoruz. Turizmcilik bir nevi ihracata benzer. Çünkü para getiriyorsunuz. İhracatın da turizm gelirleri yüzde 22'sini karşılıyor. Burada bazı pembe tablolar çiziliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan bir hedef ortaya koyuyor. Turizm gelirleri için kısa vadede 50 milyar dolar, 2023'de ise 86 milyar dolar olarak hedef gösteriyor. Fakat Başbakan Binali Yıldırım açıklama yapıyor. Yıldırım, 2019 için 27,5 milyar dolar hedef koyuyor ama Erdoğan 50 milyar dolar hedef koyuyor. Bakılınca yüzde 100'lük bir fark var. Biz bunun hangisine inanacağız. Özellikle bu işin içerisinde olan çeşitli dernek ve odalar var. Bunlarla beraber oturup bu düzenlemeyi yapmak lazım. Rakamlar havada uçuşuyor ve vatandaşın, turizmcinin kafasında soru işaretleri oluşuyor. Elbette bir turizmci olarak benim de kafam karışıyor. Hiçbir otelci otelinde yeni yatırımlara girmiyor. Hatta odalarını yenilemesini bile yapamıyor. Çünkü önünü göremiyor. Şu anda rezervasyon patlaması var diye ortalıkta birtakım söylentiler var. Şunu net şekilde söylüyorum. Rezervasyon patlaması yok. Artık balon sönmüş vaziyette. 2017'ye ilişkin umarım bu söylediklerimiz bizi yanıltır, 2017, 2016'ya göre çok güzel geçer. Ama kişisel olarak kanaatim ve yaptığımız araştırmalarda 2017'nin 2016 yılını aratacağı söyleniyor. Bunlar bizi üzüyor. Bir de turizm sektörünün etkilediği çok büyük alanlar var. Bunlar içerisinde 54 tane sektör turizmle ilişkili. 54 sektör turizmin kötü gitmesinden dolayı etkilenerek şu anda zor durumda. Tamamen turizmciler şu anda bankalara borçlanmış durumda. Bankaların da bir düzenlemeye getirmeye çalıştılar ama bunların hayata geçebilmesi için zaman alıyor, bir sürü belgeler istiyorlar ve tabi ki turizmciyi çok yorduğu için bazı turizmciler de bu tür girişimlerden vazgeçiyor. KOSGEB ile ilgili 50 bin TL'lik faizsiz yardım konusu vardı. Bununla ilgili kimin ne aldığını şu an kimse bilmiyor. Ben buradan tüm Alanya'daki turizmcilere, esnafa sabırlar diliyorum. Umarım 2017 bizim, turizmciler için iyi bir yıl geçer." - Mert CANTÜRK
Son Güncelleme: 08.02.2017 21:21
