Korona virüse karşı ’kozalak reçeli’ ilgi odağı oldu

Aydın’ın Nazilli ilçesinde kızı ve kendi sağlığına şifa olması için arayışa giren ev hanımı uzun uğraşlar sonucunda çam kozalağından elde ettiği reçel ile hem şifa buldu hem de hem işini kurdu. Akciğerlere çok iyi geldiği iddia edilen reçel, pandemi döneminde doğal ürünlerle sağlık arayanların da ilk tercihi oldu. Evindeki tencerede önceleri günde 10 kavanoz reçel yapan Nilgün Özkurt, şimdi aldığı devlet desteğiyle işini kurarak ailesi ile birlikte günde 200 kavanozdan fazla kozalak reçeli üreterek ihracata hazırlanıyor.

Korona virüse karşı ’kozalak reçeli’ ilgi odağı oldu

Aydın’ın Nazilli ilçesinde kızı ve kendi sağlığına şifa olması için arayışa giren ev hanımı uzun uğraşlar sonucunda çam kozalağından elde ettiği reçel ile hem şifa buldu hem de hem işini kurdu. Akciğerlere çok iyi geldiği iddia edilen reçel, pandemi döneminde doğal ürünlerle sağlık arayanların da ilk tercihi oldu. Evindeki tencerede önceleri günde 10 kavanoz reçel yapan Nilgün Özkurt, şimdi aldığı devlet desteğiyle işini kurarak ailesi ile birlikte günde 200 kavanozdan fazla kozalak reçeli üreterek ihracata hazırlanıyor.

02 Aralık 2020 Çarşamba 11:23
Korona virüse karşı ’kozalak reçeli’ ilgi odağı oldu

Aydın’ın Nazilli ilçesinde kızı ve kendi sağlığına şifa olması için arayışa giren ev hanımı uzun uğraşlar sonucunda çam kozalağından elde ettiği reçel ile hem şifa buldu hem de hem işini kurdu. Akciğerlere çok iyi geldiği iddia edilen reçel, pandemi döneminde doğal ürünlerle sağlık arayanların da ilk tercihi oldu. Evindeki tencerede önceleri günde 10 kavanoz reçel yapan Nilgün Özkurt, şimdi aldığı devlet desteğiyle işini kurarak ailesi ile birlikte günde 200 kavanozdan fazla kozalak reçeli üreterek ihracata hazırlanıyor.

Aslen Ankaralı olan Nilgün Özkurt, 25 yıl önce gelin geldiği Aydın’ın Nazilli ilçesinde eşi Murat ve kızları Gizem ve Günnur ile hayatını sürdürüyor. Kızı Gizem’in tarım ilaçları kullanılmış gıdalara ve tıbbi ilaçlara olan alerjisi ve kendisindeki solunum sıkıntıları nedeniyle doktordan doktora koşan anne Nilgün Özkurt, son çareyi doğal ürünlerde şifa aramakta buldu. Yaklaşık 5 yıl önce uzun uğraşlar sonucu her yolu deneyerek üretmeyi başardığı Kozalak Reçeli ile kızı ve kendi sağlığında elde ettiği başarıyı en yakın komşusunun çocuğunda da deneyip aynı başarıyı yakalayınca kendisi gibi olan herkes için reçel üretimine girdi. Sosyal medyanın da etkisiyle ünü bir anda çevresinde duyulan Özkurt, önceleri evinde kaynattığı 10 kavanoz reçel ile taleplere yetişemeyince üretimini artırmaya karar verdi. Önce kaymakamlıktan evde üretim izni alan Özkurt daha sonra KOSGEB desteği almaya karar verdi. Çalışmalarının ardından üretim için yer kiralayan Özkurt, KOSGEB’in de desteği ile tenceresini büyüterek 2 büyük kazana dönüştürdü. Diğer ekipmanları da satın alarak günde ortalama 200 kavanoz kozalak reçeli üretmeye başladı. Doğal olan her şeyi üretebildiğini ifade eden Özkurt, eşi Murat ve kızları Günnur ve Gizem ile birlikte günlerinin büyük bölümünü taleplere yetişebilmek için harcamaya başladı. Eşi Murat Özkurt’un Nazilli çevresindeki Aydın ve Madran Dağları’nın el değmemiş ormanlarındaki karaçamlardan topladığı kozalakları tek tek yıkayarak en sağlıklı ve en doğal katkı maddeleriyle reçellerini yapıyor.

5 yıldır kozalak reçeli yaptığını ifade eden girişimci ev hanımı Nilgün Özkurt, “Daha öncesinde kendim ve kızım için evimdeki tencerede yapmaya başlamıştım. Şifasını gördükçe de çevremde duyuldu. Kozalak Reçeli, şu anda tüm Türkiye’nin duyduğu, hatta muadillerinin de yapıldığı bir ürün haline geldi. Bunda akciğerlere faydası nedeniyle çağımızın hastalığı olan Korona virüs ile mücadelede etkili olduğunun ifade edilmesiyle de kullanan sayısında artış başladı. Öyle ki 5 yıl önce benim bulmuş olduğum ve tescilinin tamamlanmak üzere olduğum bu reçelimin muadilleri çıktı" dedi.

Kozlaak reçelini daha fazla üretmek ve ev ekonomisine katkı sağlamak amacıyla 3 yıl önce işletmesini kurduğunu ifade eden Özkurt, “5 yıl önce evimde başladığım üretimimi 3 yıl önce KOSGEB desteği kendi işletmemi kurdum. Öncesinde evde küçük tencerelerde yaptığım kozalak reçelini devlet desteği sayesinde şu an 10 misline çıkardım. Gün geçtikçe de bu reçelin faydaları ortaya çıkıyor. Şu an pandemi dönemindeyiz. Ülkemizde rahatsızlık var ve şu an reçelimi kullanan Covid-19 hastaları da hastalığı çok hafif şekilde atlattıklarını söylüyorlar. Ayrıca otizmli çocuklarda ve down sendromlu çocuklarda şekeri dengelediği söyleniliyor. Kozalak zaten çok faydalı. Biz de bunu daha faydalı hale getirdik. Baharatlarla tatlandırdığım faydasını, yararlarını daha çok arttırdığım bir ürün oldu. Elimizden geldiği kadar taleplere yetişmeye çalışıyoruz. Zaten bu reçel belli bir süre zarfı içinde yapılıyor. Aydın’ın dağlarında fabrika ve zararlı maddelerden uzak alanlarında yetişen karaçam kozalağını belli zamanlarda günlük olarak topluyoruz. Reçel yapımı ise Haziran sonunda başlanıyor ve üretim sadece 6 ay sürüyor. Geri kalan zamanlarda faydası olmayacağı için üretim yapmıyoruz. Bebek kozalaktan yaptığımız ve olgun kozalaktan yaptığımız reçeller çok farklı. Ama talep ona göre artıyor. Bebek kozalak isteyenlere bebek kozalak reçeli gönderiyorum" diye konuştu.

Doğal öksürük şurubu gibi

Özkurt, reçelin doğal bir öksürük şurubu olduğunu belirterek, “Adı ne kadar reçel olsa da aslında doğal bir öksürük şurubu. Gerçekten astım, bronşit KOAH, üşütmeye bağlı rahatsızlıklar için bire bir. Zaten faydası da kullananlar tarafından söyleniyor. Öksürüğü kesiyor ama sadece öksürüğü kesmekle kalmıyor akciğerlerimizi temizliyor. Çünkü balgam söktürüyor. Balgam söktürdüğü içinde de özellikle KOAH hastalarında yaşam koşullarını yaşam standartlarını arttırıyor. Özellikle çocuklardaki alerjik astım rahatsızlıklarda çok kullanılıyor. Muadili olan reçellerdeki gibi çam filizi çıraymış şuymuş buymuş falan asla kullanmıyorum. Ayrıca, kullanan doktorlarımızda reçelimin çok faydalı olduğunu, hatta başkalarından aldıkları reçellerle asla karşılaştırılmaması gerektiğini söylüyorlar. Destek olmalarının yanı sıra benden istedikleri HMF değerlerini test ettirdiğimde normalde HMF değerleri Avrupa Gıda Kodeksine göre 0,72 ml iken reçelim de şu an 0,2 ml. Bu da bizim için gurur verici. Çünkü ben bu reçeli doğalgaz ateşinde yapıyorum. Asla odun ateşi kullanmıyorum. Yaptığımız ürünün adı reçel, ama ilaç değil. Biz de Doktor değiliz. Ama elimizden geldiği kadar doğal ürünlerle faydalı şekilde yapmaya çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.

Zor ve zahmetli üretim süreci

Daha öncesinde kozalakları kendilerinin topladığını ifade eden Özkurt, “Kara Çam Kozalağının toplanmasının devlet tarafından yasak olduğunu duyduğumuzdan beri Orman İşletme Müdürlüğünden izin alarak sadece ormancıların kestiği ağaçlardan toplattırıyoruz. Toplanan kozalakların yakınlarında yol ve fabrika olmaması lazım. Çünkü çok yapışkan ve üstünde egzoz dumanı fabrikalardan çıkan kirleri yani atıkları olduğu gibi üstüne yapışa biliyor. O yüzden elimizden geldiği kadar dikkat ediyoruz. Zaten yıkamasıydı, ayıklamasıydı, temizlemesiydi, büyük bir aşama. Çünkü yapışkan olduğu için temizlemesi ve ayıklama süreci de çok zor. Daha sonrasında HMF değerlerinin düşük olması için en az 12 saat pişiriyorum. Kısık ateşte yaptığımız içinde hem çocuklar hem büyükler gönül rahatlığıyla kullanabiliyor” açıklamasında bulundu.

Üretim 10 kat arttı

Önceleri evlerinde günlük ortalama 10 adet ürettiklerini ifade eden Özkurt, “Bugün devlet desteği ile en az 100-200 kavanoz üretiyorum. Şu anda inşallah fabrikasyon olma aşamasına doğru gidiyoruz. Şu an sosyal medyadan Türkiye’nin her yerine kargo aracılığı ile gönderiyorum. Ayrıca Avrupa’dan çok talep var. Önümüzdeki aylarda Allah izin verirse ihracata başlamayı düşünüyoruz. Zaten Tarım ve Orman Müdürlüğü’nden yasal ve izinlidir. Kozalak Reçelinin yanı sıra değişik reçeller, tarhana, erişte gibi değişik doğal sebzeler yapıyorum. Tıbbi ve aromatik bitkilerin reçellerinden nane reçeli, Ihlamur reçeli, gül reçeli gibi ürünler de yapıyorum. Bunların hem faydalarını doyurmaya çalışıyorum hem de doğal ve sağlıklı yaşam için gerekli olanları anlatmaya çalışıyorum. 5 yıl önce eşim Murat Özkurt, kızlarım Gizem ve Günnur’un sayesinde başladığım bu yolda şimdi yine eşim ve çocuklarımın desteğiyle daha ileriye gidiyoruz. Eşim en büyük yardımcım. Bütün aşamalarından itibaren her zaman yanımda. Günlük neredeyse 16 saat, 18 saat buradayız” dedi.

Kozalak reçelinden uzun süredir kullanan ve şifa bulduklarını ifade eden Ayşe Yüksel, Fatma Görsel ve Mehmet Yüksel; kozalak reçelini tavsiye ederek kendi sağlıklarını bu ürün sayesinde kazandıklarını ve ilaç kullanmayı çok azalttıklarını ifade ettiler.
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner81